6. Çanakkale Bienali Başlıyor
6. ÇANAKKALE BİENALİ BAŞLIYOR!
GEÇMİŞTEN ÖNCE – GELECEKTEN SONRA
29 EYLÜL – 11 KASIM 2018
Çanakkale Bienali İnisiyatifi (CABININ) tarafından düzenlenen ve OPET’in ana desteğiyle hayata geçirilen Çanakkale Bienali, 6. edisyonunda Troya’dan ilham alıyor. Çanakkale kent merkezi ve Troya bölgesinde farklı mekanlarda 6 hafta süresince gezilebilecek Çanakkale Bienali 37 uluslararası sanatçının, geçmiş ve geleceğe dair kavram, imge ve ekolojilerden beslenen, farklı medyumlarla üretilmiş eserlerini “Geçmişten Önce – Gelecekten Sonra” başlığı altında bir araya getiriyor. Yerel, ulusal ve uluslararası ölçeklerde işbirliklerinden destek alan katılımcı bir yaklaşımla sürdürülen Çanakkale Bienali İnisiyatifi, Bienal’in sanat yönetmenliğini de üstleniyor.
Sanatçılar:
Adrian Paci, Agnes-Meyer Brandis, Akın Aksu, Cem Demir, Hertog Nadler, Çınar Eslek, Deniz Sağdıç, Derviş Zaim, Emre Zeytinoğlu, Fani Zguro, Ferhat Özgür, Georgios Katsagelos, Guy Ben Ner, Hayri Esmer, Hülya Özdemir, Jakob Gautel, Janis Rafa, Jason Karaindros, Josephine Turalba, Katrin Korfmann & Jens Pfeifer, Krassimir Terziev, Larissa Sansour & Søren Lind, Mehmet Erim, Nancy Atakan, Nazlı Gürlek, Nuri Bilge Ceylan, Pınar Yolaçan, Serhat Kiraz, Servet Koçyiğit, Seydi Murat Koç, Seyhan Boztepe, Tufan Baltalar, Ugo La Pietra, Yeni Anıt
6. Çanakkale Bienali’nin kavramsal çerçevesi, zamanı tarihselleştirmede kullanılan birimlerden ilham alıyor: “Geçmişten Önce – Gelecekten Sonra”, belli milatlardan öncesi ve sonrası (MÖ/MS) ya da daha nesnel bir bakışla günümüze olan uzaklığı (GÖ-Günümüzden Önce) üzerinden tarif edilen tarihsel zamanın yatay (coğrafi) ve dikey (tarihsel) açılımlarına yönelen sanat üretimlerinden bir seçki sunmaya hazırlanıyor.
6. Çanakkale Bienali ana mekanlarından olan ve 2018 Troya Yılı’nda hizmete açılacak Troya Müzesi’nin Süreli Sergi Salonu’nda mitolojik ve tarihsel yönleriyle Troya’ya odaklanan eserler sergilenecek. Hemen ören yerinin yanında bulunan ve kısa süre önce OPET Tarihe Saygı Projesi kapsamında yenilenen ve arkeo-köy’e dönüştürülen Tevfikiye’deki özgün mekanlar ise Bienal sergilerinin yanı sıra film gösterimlerine ve atölye çalışmalarına ev sahipliği yapacak.
Bienalin Çanakkale kent merkezindeki sergi mekanları ise CABININ’in 5 yıl önce hizmete açtığı etkinlik mekânı MAHAL ile genç sanatçı ve tasarımcıların son yıllarda Çanakkale kültür hayatına kazandırdığı ve farklı işlevlere sahip bağımsız kültür mekanları Bordo Bina, Sanatsever ve Stüdyo Mavinil olacak. Bienal’in kurumsal ortaklarından olan Troia Vakfı’nın Korfmann Kütüphanesi’nde ise Videoist’in oluşturduğu 11 sanatçılık bir video seçkisi yer alacak.
Çanakkale Bienali’nin tamamlayıcısı olan Bienal Çocuk, Bienal Genç, Bienal Engelsiz ve Bienaldeyiz programları kapsamında, bienalin açık kaldığı 6 hafta süresince hayata geçirilecek film gösterimi, söyleşi ve atölyeler Çanakkale kent merkezi ile Troya, Tevfikiye Köyü arasında sürdürülebilir bir yaratıcı etkileşim zemini oluşturmayı amaçlayacak.
UNESCO Kültür Mirası listesine girişinin 20 yılında, 2018 Troya Yılı ile yeniden dünya gündemine oturan Troya’nın özgünlüğü epik bir efsane ile tarihsel bir gerçeklik arasında salınan var oluşudur. Homeros’un İlyada destanı, ardından gelen yüzyıllar ve binyıllar boyunca insanoğlunun hem bilgi ve gerçekliğe olan merakına, hem de düşlere ve hayal gücüne olan ihtiyacına cevap verebilmiştir. Homeros’un destanı ve Troya medeniyeti, yüksek sanattan kitle kültürüne çok geniş bir alanda yaratıcı ürünler için de bir ilham kaynağı olmaya devam ediyor. Troya tüm tarihsel olgular gibi bugünün sosyal ilişkiler bağlamını anlamada bize ipuçları verirken, destansı yönüyle de kolektif belleğimiz ve kültürel iklimimize referans oluşturmayı sürdürüyor.
Troya’ya bugün tekrar bakıp, Doğu ile Batı ya da Kuzey ile Güney arasındaki biteviye çatışmayı, geçiş coğrafyalarının kadim mücadeleler yazgısını görerek tarihin tekerrürünü düşünebiliriz… Arkeolog M. Osman Korfmann’ın dediği gibi “İki kültürel dünyanın sınırındaki geçit ve limanlardan oluşan, Asya ve Avrupa arasındaki sınır ve ilişkiler bölgesinde bir iletişim ve ticaret merkezi” olarak yâd edip, kültürlerin ve insanların karşılıklı bağımlılığının ürettiği zenginlik ve olanakları da görebiliriz. Troya’nın tarihsel gerçekliği ve mitolojisi “hem düşleşen bir gerçek hem de gerçekleşen bir düş; eşi benzeri olmayan öfke, insan yüreğinin dayanamayacağı trajediler, her şeyi bir anda tersine çeviren hile, yok olup giden kentler ve umutlar destanlaşıp düşleşmiş; bu düşler ve destanlar ete kemiğe bürünüp Troya olmuş” (Prof. Dr. Rüstem Aslan).
6. Çanakkale Bienali CABININ tarafından OPET ve Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi-GSF ortaklığında ve Hollanda Konsolosluğu, İtalyan Kültür Merkezi, Goethe Enstitüsü, Fransız Enstitüsü, SAHA Derneği, Kale Grubu, Akol Hotel, Cafe du Port, Anzac Hotels, Büyük Truva Oteli, Wilusa Turizm, Sardalye ve Troia Filarmoni Derneği destekleriyle hayata geçiriliyor. Bienalin mekân sağlayıcıları ise TC Kültür ve Turizm Bakanlığı Troya Müzesi ve Troia Vakfı.
“1995 yılında Washington DC’de dünyaya gelen Eren Guendelsberger, Çanakkale Bienali’nin kurucu direktörü Seyhan Boztepe’nin yeğenidir. 26 Aralık 2017 tarihinde aramızdan ayrılan Eren, sanatın farklı dallarında, özellikle de müzik alanındaki üretimleriyle, Çanakkale Bienali’nin Çocuk ve Genç programlarına eşsiz katkılarda bulunmuştur. Çanakkale Bienali’nin bu 6. edisyonunu Eren Guendelsberger’in kıymetli hatırasına adıyoruz.”