1974 yılında Tiran, Arnavutluk’ta doğdu. Berlin, Almanya’da yaşıyor ve çalışıyor.
Anri Sala, eski Komünist Gençlik Birliği Başkanı’nın genç oğlu, yirmi yıl öncesine ait 16mm’lik bir film bulur.
Bu, annesiyle yapılmış bir görüşmenin kaydıdır. Ancak film sessizdir, ses kaydı da filmin yansıttığı idealizmle
birlikte zamanla kaybolmuştur. Annesi konuşulanları hatırlamamaktadır. Kayıp ses kaydını bulma niyetiyle Anri,
görüşmeyi hatırlayabilecek ya da görüşmeye dahil olmuş herhangi birini bulmaya koyulur, ancak neticede filmi bir
sağır okulundaki dudak okuyuculara götürmek zorunda kalır. Sanatçının sonunda annesini kendi gençlik haliyle
yüzleştirmesiyle, geçmişle şimdiki zamanı birbirine çarpıştırarak, kişisel ve ulusal tarihin karmaşasının dokunaklı bir
yansımasını sunar.