Ayrıntılı Bilgi: https://cemsonel.com/
İkili sayı sistemi 2'yi taban olarak kullanır. Ve bu sistemde sadece "0" ve "1" rakamları kullanılır. İkili sayı sistemindeki her "0" veya "1" rakamı BIT (Binary Digit) ismiyle tanımlanır. Dünyadaki hemen hemen tüm bilgisayarların yapı taşları, yani "hücreleri" 1 ve 0 rakamlarından oluşur. Bu, bilgisayarların kullanıcının kendilerine iletmek istediklerini tamamen kendi dillerinde, yani 1'ler ve 0'lar olarak algıladıkları anlamına gelir. Mikro transistörlerden oluşan bu yapıyı, bilgisayarlarımızın çalışmasını sağlayan küçük lambalar olarak düşünebiliriz. Bu küçük lambanın yandığı durum "1", söndüğü durum ise "0" ile gösterilir. Günlük hayatta kullandığımız ondalık sayı sistemindeki sıfır, belirli bir niteliğin yokluğunu ifade eder. "Hiçbiri", kelimenin tam anlamıyla varlığın olmadığı anlamına gelen bir işaret zamiridir. Başka bir deyişle, yok olana, ancak mutlak anlamda yok olana atıfta bulunur. Hiçlik veya yokluk, “hiçbiri” zamirinin baskın olduğu durumu ifade eder. Felsefi ve teknik olmayan günlük kullanım anlamında, “hiçbiri” veya “yok” sözcükleri varoluştaki bir eksikliği ifade eder. Tanım olarak, varoluşun yokluğu veya eksikliği durumu mevcut olmamak olarak belirtilir. Bu anlamda felsefi bir kategori olarak anlaşılır ve var olmama veya yokluğu ifade etmek için kullanılır. “Hiçbiri”nin felsefedeki bir diğer anlamı, inkar veya inkar nedeniyle gerçeklikteki durumların ve özelliklerin ortadan kalkması nedeniyle oluşan var olmama durumu olarak tanımlanabilir. Bu hiçlik göreceli hiçlik olarak ifade edilir. Nihilizm, bu anlamlara dayanan ve her şeyi, her gerçeği ve tüm değerleri reddetmenin bir sonucu olarak ortaya çıkan bir öğretidir. Varlığın her biçimine şüpheyle yaklaşır, hatta yok sayar. Cem Sonel’in bu çok kişisel sorgulamanın ve buna benzer diğerlerinin sonucu olarak ortaya çıkan sanatsal üretimi, başlangıcından beri sokaklardan beslenmiştir. Sokaktan beslenen ve sokakta var olan bu ifade biçiminin altında, her türlü düşüncenin bir merkez tarafından belirlenip yönlendirildiği duruma karşı bir başkaldırı hali yatar. Tüketim kültürünü eleştiren grafiti temelli işlerden upcycling projelerine, murallerden Code of Conquer’a uzanan seri işleri, Sonel’in varlık ve yokluk kavramları üzerine yaşadığı kişisel çatışmayı temsil eder. Onun temsilinde varlık ve yokluk, iki ayrı kavram olmaktan ziyade birbirini yaratan ve besleyen kavramlar olarak okunur. Sonel’in yaklaşımına göre, ikili sayı sisteminde “1” mevcut lambanın yandığı durumu, “0” ise mevcut lambanın yanmadığı durumu temsil eder. Dolayısıyla lambaların gerçek varlığı, açık veya kapalı olmasından daha değerlidir. 0’ın hiçlik olarak kabul edildiği günümüz zihniyetinde, bir ve sıfırın iki ayrı değer olduğunu ileri sürmek sizce de daha uzlaşmacı bir yaklaşım değil midir?