Ayrıntılı Bilgi: http://www.edithroux.fr/
“Les passant.e.s” video yerleştirmesi, Türkçede “yoldan geçenler” anlamına geliyor. Sanatçı başlıkta kullandığı ifadeyle hem insanların ölümlü oluşundan hem de bir yoldan, bir şehirden geçen, kısa süreli tanışmalar yaşayan insanlardan bahsediyor.
Eser, Platon’un Şölen eserinde yer alan Aristofanes ve Diotima’nın konuşmalarından özgürce esinlenmiştir. Bu çalışma, feminist kaygılara ikili bir şekilde yanıt vermeyi denerken özcü felsefenin tuzaklarından kaçınmaya çalışır. Yaz sonunda, akşamları ortaya çıkan ve sadece birkaç saat yaşayan Mayıs sineği sürüsünün ortasında androjen bir varlık gelişir. Bu kurgusal karakter, bir ruh gibi, varlığımızın kırılganlığını çağrıştırarak uçan böcekler arasında dans eder. Kostümdeki renk değişimleriyle temsil edilen koreografisi yapılmış hareketlerin çeşitliliği, Paul B. Preciado’nun bahsettiği “heteronormatif” kültürel kodların ötesinde “varoluş biçimlerinin sonsuz çeşitliliğini” öne sürer.
Dansçı, her birimizin içine gizlenmiş diğer dişil, eril, androjen, ötekilik figürüyle diyalog kurar. Koreografinin karakterin metamorfozlarıyla uyumlandığı bu geçişler, kimliğin akışkanlığını asla tamamlanmayan bir hareketin merkezine yerleştirir.
Bu proje Fondation des Artistes tarafından desteklenmiştir.